Gündelik hayatımızda bizim için sıradanlaşmış, düşünmeden kullandığımız onca terim arasında giyim – kuşam ile ilgili olanlar önemli bir yer kaplarlar. Dilimize yerleşmiş bu kelimelerin çoğunun hangi dilden geldiklerini veya etimolojik kökenlerini muhtemelen uzmanlık alanı dil olanların dışında çoğumuz bilmiyoruzdur. O zaman en yaygın kullanılan kıyafet isimlerinin etimolojik kökenlerine şöyle bir göz atmak eğlenceli olacaktır.
Örneğin “abiye” yaygın kullanılan bir kadın giysisi ve Fransızca’daki “habillé” kelimesinden türemiştir. Kelime “giyinmiş olan” özellikle de “gece giysisi giymiş” olan manasında kullanılmakta imiş.
Yine Fransızcadan Türkçeye geçmiş olan “pantolon” kelimesine bakarsak bu kelimenin Fransızcaya da İtalyancadan geçtiğini görürüz. Çok kullandığımız bu kıyafetin hikayesi 4. yüzyıla kadar gitmektedir. Venedikliler, 4. yüzyılda öldürülen Hristiyan hekim Panteleone'yi anmak amacıyla "pantaloni" adını verdikleri ve günümüz pantolonunun kökenini meydana getiren dar ve uzun külotlar giymişlerdir. Bu gelişmeler başka tarihsel gelişmelere eklemlenerek günümüzün hem pantolon modellerine hem de ismine atalık ettiler.
Yine çok yaygın kullandığımız bir giysi olan “gömlek”in kökenine bakacak olursak eski Türkçe’deki “könlek” kelimesinden türediğini görürüz. “Göğüslük” manasına gelen bu kelimeyi nerede görürsek “gömlek” olduğunu tahmin edeceğimiz kadar yakın bir fonetiği vardır. “Könlek”in “könül” yani “gönül”den türediğini düşündüğümüzde hikaye daha ilginç hale geliyor.
Peki “kravat” kelimesinin “Hırvat” sözcüğünden türediğini söylesek? Bu basit bir ses benzerliği değil tabii ki. Kelime bire bir “Hırvatlar” anlamına gelen Fransızca “croates” veya “cravates” sözcüğünden türemiştir. Hırvatlar boyunlarına kumaş veya deriden yapılmış uzun boyun bağları takarlardı. Bu giysi onlarla o kadar özdeşlemiş ki yine onların adıyla anılır olmuştur.
“Kundura” sözcüğünün kökenleri de İtalyanca “sürmek, götürmek, ulaştırmak” anlamlarına gelen “condurre”ye dayanmaktadır. Geriye kalan kıyafet isimlerini de belki bir başka yazıda ele alırız ama son olarak bu yazıda çokça kullandığımız “kıyafet” kelimesinin kökenini de vermemek olmaz. Arapça kökenli bu kelimenin “iz sürmek, takip etmek” gibi anlamları da olmakla beraber konuyla en alakalı iki anlamından biri “bir aile veya bir kabileye özgü giyim tarzı” bir diğeri de “bir kişinin dış görüntüsünden hangi aile veya kabileye mensup olduğunu anlamak” şeklindedir.